10 votes, average: 5,00 out of 510 votes, average: 5,00 out of 510 votes, average: 5,00 out of 510 votes, average: 5,00 out of 510 votes, average: 5,00 out of 5 (10 kişi puanladı, toplam puan: 5,00)
Puan vermek için giriş yapmalısınız.
Loading...

Sadece Kendime…

(Değer Verdiğinde)

 

Fotoğraf © Yasemin Doğan

Fotoğrafa ulaşmak, yorum yazmak için lütfen tıklayınız.

 

Merhaba Mikdat.

Ne o, almış başını gidiyorsun, ardından gelene aldırmadan!

Görüyorum ki; önünde yürüdüğün bir Anadolu Kadını, üstelik senden daha yaşlı, belki de annen. Değilse bile sen bastona muhtaç değilsin, maşallah ondan daha sağlıklısın.

Sen ne yapıyorsun? Ellerin cebinde, umursamaz bir vaziyette sisle kaplanmış dağların zirvelerinde, puslu zihnindekilere odaklanarak onun önünde yürümektesin.

Niçin yanında değilsin, o poşet neden senin elinde değil?

Bir derdin olabilir, belki de kızgınlığın. Çözemediğin önemli bir sorunun da bulunabilir.

Belki de “bizim buralarda adet böyledir kardeşim, erkek önden yürür kadın ardından gelir” dedikten sonra hemen ardından “Sen işine bak, bizim yaşantımıza burnunu sokma” da diyebilirsin.

Böylesi bir yaşam tarzı yüzyıllardır süregelen bir alışkanlık, gelenek ve hatta kültür de olabilir.

Ama sen geçmişte yaşama Mikdat, günün gelişen kültürüne yoğunlaş.

Geçmişte doğru olduğuna inandığımız birçok şeyin büyük bir yanılgı olduğunu çok geç anladığımız olmadı mı, doğru söyleyenleri cezalandırmadık mı?

Unutma! Teleskop ile uzayı gözlemleyen Galileo’nun dünyanın küresel olduğu bulgularına, çıplak gözle yıldızları gözleyen bizler karşı çıkmadık mı? Daha dün, 1632 yılında, 67 yaşındayken onu engizisyonda yargılayıp, son 10 yılını ev hapsiyle geçirmeye mahkûm etmedik mi?

Sen Mikdat, sen!

Sana söylenenleri dinle, anlamaya çalış ama hemen kabul etme, sorgula!

Eğer gerçekçi ve yararlı bir şeyler söyleniyorsa dinlemeye devam et. Masal anlatılıyorsa zamanını boşuna harcama. Anlatıcı heyecan ve merak uyandırıp, zevkle dinlettirebilir kendisini, seni ikna da edebilir… Boş ver, kanma. Tartışmaya da kalkma, anlatamazsın. Ayrıl oradan, çek git! Zihnini puslu dağlar gibi bulutlarla doldurma, berrak ol. Sohbetin de, yazılanların da olumlu olanıyla doldur.

Kalbini; savaş, kin, intikam ateşiyle yoğurma. Geçmişteki yaşananlar geçmişte kalmalı, derdin olmamalı. Ölmüş eşeği sürüklemeye çalışma, taşıyamazsın, berbat bir hayatın olur. Eşek öldüğü zamanda kalmalı. Her yaşadığın gün yeni bir gündür, tadını çıkar. Her aldığın nefesin, sana bedava verilmiş çok büyük bir ödül olduğunun farkına var, bana inanmıyorsan nefes alamayanlara sor.

Ve insana, ülkene, doğaya, evrene, yaratana saygı duy, sevgi hisset. Korkuyla doldurma içini…

Unutma! Değer verdiğin kadar, değerlisin! Ve sevdiğin kadar, sevilirsin!

Selam, yüreği sevgi dolu olanlara gitsin…

Mikdat Besni

 

 

Mikdat Besni

Bir yanıt yazın